Üretim ve tüketim faaliyetleri sonrası ortaya çıkan atıkların insanlığa tehdit unusuru olmasının anlaşılmasından sonra; bu konuyu disiplin altına almak için yönetmelik hazırlıklarına başlanıldı.
Sıfır atık projesi olumlu çabalarla ilerlerken sorunun denizlerimize etkisi de fark edildi. Ülkemiz, deniz ve kıyılarının gerek doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel kaynakları, gerekse biyolojik çeşitliliği ile hem sualtı hem de su üstü canlı ve cansız varlıkları açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biridir.
Sıfır Atık Mavi Projesi; deniz ve kıyılarımızın korunmasını ulusal bir öncelik haline getirerek, gelecek nesillere, kalkınmada sürdürülebilirlik hedefi ile, yaşanabilir bir Türkiye bırakmak amacıyla başlatıldı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yürütülen, Deniz Temiz Derneği (TURMEPA) iş birliğiyle hayata geçirilen “Sıfır Atık Mavi Projesi”nin, Ziya Kalkavan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde düzenlenen tanıtım toplantısında başkanlık eden ve konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan;
“ İnsanın ruhsal rehabilitasyonunun, iç dünyasının huzurunun, dışındaki doğanın sağlığıyla doğrudan ilişkilidir. Denizler çöple doldurmak için değil, bakıp ilham bulmak içindir. Üç tarafı denizlerle çevrili ve akarsu yatakları açısından son derece zengin olan ülkemizin havasını, suyunu, toprağını temiz tutmak, istisnasız herkesin vatani görevidir. Bugün içinde yaşadığımız çağ, bizler aslında plastik çağıdır. 1 yılda üretilen plastik miktarının 300 milyon tonu bulmaktadır. Yani plastiklerle çepeçevre kuşatılmış durumdayız. Tüketim kültürünün, etrafındaki her şeyi tüketen ve öldüren bir yaşam biçimi olduğu ispat edilmiştir. Bugün denizler ve okyanuslar, dünyanın plastik çöp deposu haline dönmüş durumda. Bu atıkların yalnızca denizleri kirletmekle kalmamakta, besin zincirinin de bir parçası haline geldiği için plastikleri yiyecek zannederek yutan balıklarla bu kirliliğin insan sağlığını da tehdit eder duruma gelmiştir. Deniz çöplerinin yüzde 80’inin karasal kökenli olduğunu biliyoruz. Çocukların ve gençlerin artık bu bilinçle yetiştiğine inanıyorum ve tüm sivil toplum kuruluşlarını, özel sektörü ve ilgili tüm kurumları bilinçlendirme çalışmalarına katkıda bulunmaya davet ediyorum “ dedi.
Abone Listemize Kaydolun
inşaPORT Mail Aboneliği
Posta listemize abone olun ve e-posta gelen kutunuzda ilginç şeyler ve güncellemeler alın.
Abone olduğunuz için teşekkür ederiz.
Bir şeyler yanlış gitti.
